Ramazanda mide yanması yaşıyorsanız…

İSTANBUL (İGFA) – Ramazan ayında mide yanması, uzun süreli açlık, hızlı yemek yeme ve ağır yağlı yiyecekler tüketme gibi sebeplerden kaynaklanabilir. Oruç tutan bazı insanlar, mide asidinin mide zarını tahriş etmesi nedeniyle mide yanması yaşayabilirler. Ayrıca, iftar ve sahurda aşırı yemek yemek de mide yanmasını tetikleyebilir.

Bu durumu mide veya göğüs bölgesinde rahatsızlık veya yanma hissi olarak yaşayan Uzman Diyetisyen Aslıhan Küçük Budak, mide yanmasının genellikle sindirim sistemi sorunlarından kaynaklandığını belirtirken, bazen başka sağlık problemlerinin bir işareti olabileceğini söyledi.

MİDE YANMASINI ÖNLEMEK YA DA AZALTMANIN YOLLARI…

Uzman Diyetisyen Aslıhan Küçük Budak, iftar ve sahurda dengeli beslenmenin önemine vurgu yaparken, “Ağır ve yağlı yiyeceklerden kaçının. Lifli gıdalara, meyve ve sebzelere yönelin. Gün boyunca yeterli su tüketmeye özen gösterin. Su, mide asidini seyrelterek mide yanmasını azaltır. Iftar ve sahurda yavaşça yiyerek sindirim sürecini kolaylaştırın. Hızlı yemek yemek mide yanmasına yol açabilir. Aşırı porsiyonlardan kaçının. Küçük porsiyonlar halinde yemek sindirimi kolaylaştırır. Oruç tutarken anlık egzersizlerden kaçının. Fazla fiziksel aktivite mide yanmasını artırabilir” şeklinde konuştu.

Mide yanmasına neden olan bazı besinler ve içecekleri sıralayan Küçük Budak; “Kızartmalar, yağlı etler, fast food ürünleri gibi yağlı gıdalar mideyi tahriş edebilir ve mide yanmasına sebep olabilir. Acı biber, acı soslar, baharatlı yemekler gibi baharatlı yiyecekler mide asidinin artmasına neden olabilir ve mide yanmasını artırabilir. Portakal suyu, limonata, domates, turunçgiller gibi asidik yiyecekler ve içecekler mideyi tahriş eder ve mide yanmasını artırır. Kahve, çay, kola gibi kafeinli içecekler mide asidini yükseltir ve mide zarını tahriş ederek mide yanmasına yol açabilir. Ayrıca, çikolata içerdiği kafein ve teobromin gibi maddeler nedeniyle bazı kişilerde mide yanmasına sebep olabilir. Bu hususlara dikkat edilmelidir” şeklinde uyarılarda bulundu.

Related Posts

Uzmanından ebeveynlere kritik uyarı: Hayati tehlike yaratabilir!

Astım ve benzeri kronik hastalıklarla mücadele eden çocuklar için ilaçların doğru kullanımı sandığınızdan daha önemli. Prof. Dr. Muhammed Emin Akkoyunlu ve Prof. Dr. Hikmet Tekin Nacaroğlu, çocuklarda doğru ilaç kullanımının hayat kurtarıcı olduğunu vurguladı.

Kendini Sevme Stresi Azaltıyor

Üsküdar Üniversitesi tarafından bu yıl “Nörobilim Temelli Pozitif Psikoloji” temasıyla 7’ncisi düzenlenen Uluslararası Pozitif Psikoloji Kongresi’nin “Onur Konuğu” Oregon Eyalet Üniversitesi’nden Doç. Dr. Thomas Field, “Sinirbilime Dayalı Bilişsel Davranış Terapisi Hakkında Kısa Başlangıç” konusunu ele aldı.

Aşırı aktif mesane kadınları tehdit ediyor! Ani idrar yapma isteği en tipik belirtisi

“Ani idrarım geldi, yetişemedim”, “Çok sık idrara çıkıyorum, böbreklerim iyi çalışıyor”, “Evden çıkmadan önce mutlaka tuvalete girerim” Günlük hayatımızda yaşadığımız veya çevremizden sıkça duyduğumuz bu yakınmalar, toplumda “aşırı aktif mesane” olarak bilinen mesane hiperaktivitesi hastalığının sinyali olabilir.

Ülkemizden gençler ‘kaygılı’: ‘Gençlerin ülkemizde yaşam kaygısı yüksek’

Türkiye’de gençlerin en büyük sorunlarından biri gelecek kaygısı. Zorlaşan hayat şartları gençleri, geleceğe karşı umutsuzluğa düşürüyor. Şen, bu sürecin gençleri nasıl etkilediğini gazetemize anlattı.

Sebze meyvedeki pestisiti yok eden Japon taktiği! Evdeki 2 malzeme yetiyor

İlkbaharın taptaze çilekleri, parlak renkleri ve iştah açıcı görünümleriyle sofralarımıza gelir. Ancak bu lezzetli meyvede gizlenen pestisitler sağlığımız için bir tehdit oluşturabilir. Bu aşamada, sadece su altında durulayarak yapılan temizlik yetersiz kalabiliyor. İşte Japonların sırrı.

Uzmanından kritik uyarı: ‘Saç dökülmesi ilerlediyse, ilaçlar etkili olmaz’

Dr. Mehmet Erdoğan, “Saç dökülmesi yaşayan bireyler genellikle ilaçlarla dökülmeyi yavaşlatmaya çalışır. Ancak, bu ilaçların etkisi kişiden kişiye değişebilir ve uzun vadeli kullanım gerektirebilir. Saç dökülmesinin erken evrelerinde, ilaçlar saçların korunmasına yardımcı olabilir. Ancak, dökülme belirli bir seviyeye ulaştığında, bu ilaçlar kaybedilen saçları geri getirmez. Saç ekimi, dökülen bölgelerde kalıcı bir çözüm sunmanın tek yoludur” dedi.