“`html
Türk Bilim İnsanları Afrika’da Açlıkla Mücadele İçin Çalışıyor
İki Türk bilim adamı, gıda mühendisi Redife Aslıhan Uçar ve moleküler biyolog ile genetikçi Dr. Seyit Yüzüak, Avrupa Birliği (AB) tarafından mali desteklenen bir projeyle Afrika’daki açlık sorununa çözüm üretmeyi hedefliyorlar.
Bilim insanları, Amerika Birleşik Devletleri’nde buluştu. Gıda mühendisi Uçar, Dr. Yüzüak’ın doktorasını tamamladığı Kuzey Karolina Eyalet Üniversitesi’nde yüksek lisansını aldı.
İkili, Türkiye’deki Avrupa Birliği destekli INNOECOFOOD projesinde işbirliği yapmaya başladı. Bu proje, balık, böcek ve spirulina (yenilebilir su yosunu) çiftliklerinin kurulmasını teşvik ediyor.
Denizli Valiliği ve Burdur Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi’nden (MAKÜ) oluşan Türk ekip, Afrika’daki açlık ve yoksullukla mücadele etmek amacıyla üç Avrupa ve altı Afrika ülkesinden paydaşlarla işbirliği yapıyor. Batı Anadolu, zengin su kaynaklarıyla dikkat çekiyor.
Portekiz’deki İlk Toplantı
Birleşmiş Milletler (BM) verilerine göre, 2023’te Afrika’da yaklaşık 733 milyon insan açlıkla karşı karşıya. Bu oran, kıtanın her beş kişisinden birinin açlık çektiğini gösteriyor.
Denizli Valiliği AB ve Dış İlişkiler Koordinatörü Redife Aslıhan Uçar, “Bu proje, Afrika’da açlığın sona ermesi için olduğu kadar, küresel gıda güvensizliğiyle mücadele için de son derece kritik bir öneme sahip” diyor.
Sürdürülebilir Gıda Üretimi Hedefleniyor
Dr. Seyit Yüzüak, projenin, AB’nin “Tarladan Sofraya” stratejisi çerçevesinde, sürdürülebilir gıda sistemlerine geçişi hızlandırmayı hedeflediğini belirtiyor. Proje, Kenya, Uganda, Gana, Namibya, Tanzanya ve Mısır’da ECOHUB çiftlikleri kurmayı amaçlıyor.
Dr. Seyit Yüzüak
Dr. Yüzüak, “Afrika’nın en büyük sorunu, protein açısından zengin gıdaların sürdürülebilir bir şekilde üretilememesidir” diyerek şöyle devam ediyor:
“Balık, böcek ve spirulina olarak bilinen su yosunu, ihtiyaçları karşılayabilecek temel protein kaynaklarıdır. Ancak, bunlar genellikle sınırlı sayıda çiftçi tarafından küçük ölçekte ve verimsiz bir biçimde üretilmektedir.”
Proje, sürdürülebilirliği sağlamak için yapay zeka, yenilenebilir enerji ve atık geri dönüşüm sistemlerine dayanan ECOHUB çiftlikleri oluşturmayı planlıyor. Bu çiftlikler, bahsedilen üç protein kaynağını yetiştirecek ve pazara hazır gıda ürünlerine dönüştürecek. Ayrıca yerel toplulukların bu çiftlikleri bağımsız şekilde işletmeleri için eğitim vermeyi de amaçlıyor.
Yüzüak, “Bu şekilde hem açlıkla mücadele hem de yeni istihdam fırsatları yaratmayı hedefliyoruz” diyor.
Türkiye’nin Sorumluluğu Spirulina
Proje, üç ana iş paketine ayrılmış durumda ve her ülkeye belirli görevler verilmiş. Türkiye, spirulina (su yosunu) yetiştirmekle sorumlu. Dr. Yüzüak ve ekibi, Afrika’daki doğal su kaynaklarından örnekler toplayarak üniversite laboratuvarlarında analiz ediyor ve ECOHUB çiftlikleri için spirulina kültürleri oluşturuyor.
Gana’da Örnekleme Yapılan Noktalar
En uygun ve verimli türlerin belirlenmesi ardından, ECOHUB havuzlarına ekilmek üzere kullanılacak.
Redife Aslıhan Uçar ve ekibi, bu ürünlerin besin içeriği, gıda güvenliği ve AB ile uluslararası standartlara uygunluğu konularında denetim yapıyor. Uçar, “Burada elde ettiğimiz bilgiler, Türkiye’deki gelecekteki projelere de katkı sağlayacak” dedi.
Kimya Teknisyeni Ramazan Aydoğmuş, Gıda Mühendisi Redife Aslıhan Uçar ve Ekibi
Proje, genç yeteneklerin yetişmesi için de bir fırsat sunuyor. PROJE kapsamında doktora sonrası araştırmacısı olarak görev alan Dr. Yiğit Küçükçobanoğlu, spirulinanın gıda erişiminin sınırlı olduğu bölgelerde hayati bir kaynak olduğuna dikkat çekiyor. “Bu girişim, Afrika’ya özgü çözümler üretmekle kalmayıp, dünya genelindeki gıda problemleri için alternatif yaklaşımlar geliştirecektir” diyor.
Spirulina üzerine çalışarak yüksek lisans tezi yazan MAKÜ öğrencisi Buse Doğan, “Afrika’daki açlıkla mücadele eden bu projede yer almak benim için çok değerli” ifadesini kullanıyor.
Denizli Valiliği’nden Kimya Teknisyeni Ramazan Aydoğmuş ise projeye katkıda bulunmanın kendisi için büyük bir onur olduğunu dile getiriyor: “Bu kadar önemli bir projede yer almak, dünya için anlamlı bir iş yapma fırsatı sunuyor.”
Projenin Toplam Bütçesi 7 Milyon Euro
Bilim ve Dayanışma Bir Arada
Resmi adı “Afrika’da Eko-Yenilikçi Teknolojiler ile Agro-Ekolojik Gıda Ürünlerinin Geliştirilmesi, Sürdürülebilir Üretimi ve Pazarlanması” olan INNOECOFOOD Projesi, Portekiz tarafından koordine ediliyor ve AB’nin Horizon Programı ile destekleniyor. Projenin toplam bütçesi 7 milyon Euro, Türkiye ekibi için belirlenen bütçe ise 500 bin Euro. Projede Avrupa ve Afrika’dan birçok üniversite, enstitü ve özel sektör temsilcisi bulunmaktadır.
AB Türkiye Delegasyonu Başkanı, Büyükelçi Thomas Ossowski
Büyükelçi Thomas Ossowski, “Bu proje, bilim ve dayanışmanın gücünü ortaya koyuyor. Benzer girişimler, sadece yerel sorunlara yanıt vermekle kalmayıp, küresel ölçekte çözümlere de ilham veriyor. AB, INNOECOFOOD gibi yenilik odaklı işbirliklerini desteklemekten gurur duymaktadır” dedi.
Horizon (Ufuk) Programı
Avrupa Birliği’nin 9. Çerçeve Programı olan Ufuk Avrupa, bilim ve yenilik faaliyetlerine destek sağlamak amacıyla tasarlanmıştır. Bu programın 2021-2027 yılları için bütçesi 95,5 milyar Euro’dur.
Tarladan Sofraya Stratejisi
Tarladan Sofraya Stratejisi, gıda sistemlerinin adil, sağlıklı ve çevre dostu hale getirilmesini amaçlayan Avrupa Yeşil Anlaşması’nın merkezinde yer alıyor. Bu stratejinin asıl hedefi, sürdürülebilir gıda sistemlerine geçişi hızlandırmaktır.
“`