Bu hastalık kadınlarda daha sık görülüyor ve 20-40 yaş arasın teşhis ediliyor!

“`html

Multipl Skleroz (MS) Hakkında Bilinmesi Gerekenler

Nöroloji Uzmanı Dr. Öğretim Üyesi Meltem Can İke, MS hastaları için önemli bilgiler ve öneriler sunmaktadır.

Dr. Can İke, Multiple Skleroz’un (MS) beyin ve omurilikteki iletişimi sağlayan sinir hücrelerinin etrafındaki koruyucu kılıf olan myelin hastalığı olduğunu belirtti. “MS’te bulunan ‘multiple’ terimi, birden fazla bölgenin etkilenmesini, ‘skleroz’ terimi ise hasar gören bölgedeki sertleşmeyi ifade eder. Bu sertleşmiş alanlar plak olarak adlandırılmaktadır.” dedi.

MS Hastalığının Nedenleri

MS’in temel nedenlerinden biri, bağışıklık sisteminin myelin kılıfını, vücut için yabancı bir madde olarak algılaması ve yok etmeye çalışmasıdır. Dr. Can İke, “Bu durum bağışıklık sisteminin bir eksikliği değil, aslında bir kafa karışıklığıdır. MS hastalarında bağışıklık sistemi normal çalışırken, yanlış yönlendirme nedeniyle kendilerine zarar vermektedir.” açıklamasında bulundu.

Dr. Can İke, hastalığın gelişiminde bazı viral enfeksiyonlar ve çevresel faktörlerin, genetik olarak yatkın bireylerde etkili olabileceğini ileri sürdü.

MS İçin Bilinen Risk Faktörleri

Dr. Can İke, MS hastalığı için iki ana risk faktörü olduğunu vurguladı:

  • Yaşam Tarzı ve Çevresel Etmenler: D vitamini eksikliği, tütünle etkileşim, Epstein-Barr Virüsü enfeksiyonu, obezite ve aşırı alkol ile kafein tüketimi gibi faktörler.
  • Genetik Faktörler: Aile geçmişi MS gelişiminde önemli bir rol oynamaktadır. Kalıtsal etkiler arasında HLA genlerinde görülen polimorfizmler, hastalık riskini artırmaktadır.

Belirtiler ve Seyir

MS’in belirtileri, hastadan hastaya değişiklik göstermektedir. Dr. Can İke, “MS, beyin ve omuriliğin bazı bölgelerini etkileyerek görme bozuklukları, denge kaybı, güçsüzlük, uyuşma ve cinsel işlevde azalma gibi belirtiler ortaya çıkarır.” dedi.

Belirtilerin genellikle birkaç gün içinde ortaya çıktığını ve değişken bir seyir izleyebileceğini ekledi. Bazı hastalar ise belirtilerde iyileşme olmaksızın kötüleşme yaşayabilir.

Kimler Risk Altında?

Dünya genelinde 3 milyon, Türkiye’de ise yaklaşık 50.000 MS hastası olduğu tahmin edilmektedir. MS, kadınlarda erkeklere oranla 1-1.5 kat daha fazla görülmekte ve genellikle 20-40 yaşları arasında tanı konulmaktadır. Ancak belirtiler başlamadan önce hastalığın geliştiği düşünülmektedir. 12 yaşın altında ve 55 yaşın üzerinde MS vakaları da gözlemlenmiştir.

MS hastalığı

MS Nedir?

Dr. Can İke, MS’in bir merkezi sinir sistemi hastalığı olduğunu ve ölümcül olmadığını vurguladı. “MS, bulaşıcı değildir. Bu hastalık, genç bireylerde nörolojik engellilikte önde gelen bir neden olmaktadır.” şeklinde konuştu.

MS’in Çeşitleri

MS’in dört ana türü bulunmaktadır:

  1. Klinik İzole Sendrom: Santral sinir sistemindeki ilk enflamatuvar lezyonları tanımlar.
  2. Tekrarlayan ve Düzelen MS: En yaygın görülen form olup, atak ve iyileşme dönemleri ile devam eder.
  3. İkincil İlerleyici MS: Atak-iyileşme döngüsünde iyileşmenin azaldığı bir aşamadır.
  4. Birincil İlerleyici MS: Atak olmadan sürekli bir ilerleme gösterir ve oldukça nadirdir.

MS teşhisinde, merkezi sinir sistemindeki lezyonların zaman ve alan bakımından yayılım gösterebilmesi önem arz eder. Dr. Can İke,; tanının klinik muayene, laboratuvar incelemeleri ve görüntüleme teknikleriyle konulduğunu belirtmiştir.

MS tedavisi

MS Tedavisinde Amaçlar

Dr. Can İke, MS tedavisinin ana hedefinin atakları önlemek ve hastalığın ilerlemesini durdurmak olduğunu belirtti. “Tedavi yöntemleri, atakların kontrolü, hastalık sürecini etkileyen tedaviler ve fizik tedavi ile rehabilitasyonu içermektedir.” dedi.

Ataklarını önlemek için uygulanan tedavi yöntemleri, hastanın genel durumu ve atakların sıklığına göre farklılık göstermektedir. Yüksek doz kortizon, bazen plazma değişimi gibi ileri tedaviler de gerektirebilir.

MS ile İyi Bir Yaşam İçin Tavsiyeler

Dr. Can İke, MS ile yaşamayı kolaylaştırmak için bazı önerilerde bulundu:

  • Fizik Tedavi Desteği: Fizyoterapisten yardım alarak denge ve kuvvet kaybını önleyebilirsiniz.
  • Sıcak Ortamlardan Kaçınma: Sıcak hava ve su, belirtilerinizi kötüleştirebilir. Soğuk uygulamalar tercih edin.
  • Dengeli Beslenme: Bol sebze ve meyve, yüksek lifli gıdalarla beslenin; yağ, şeker ve tuz miktarını azaltın.
  • Sigarayı Bırakma Niyeti: Sigara kullanıyorsanız hemen bırakmalısınız zira bu MS’in seyrini olumsuz etkileyebilir.
  • Düzenli Egzersiz: Egzersiz, genel sağlığınıza katkı sağlar. Ancak bir egzersiz planına başlamadan önce doktorunuza danışmanız önemlidir.

“`

Related Posts

Uyurken ısıran sinek nasıl felç bıraktı? Kuşlardan alıp taşımış: Aşısı da ilacı da yok

Mehmet Emir Özbakan, gayet sağlıklı ve hareketli bir bebekti. Ta ki uyurken Batı Nil virüsü taşıyan bir sivrisinek tarafından ısırılana kadar. Bu durum küçük çocuğun daha 1 buçuk yaşındayken yatağa bağımlı hale gelip hortumla beslenmesine neden oldu. Peki, bir sinek çocuğu nasıl bu hale getirmiş olabilirdi? Uzmanlar, tüm detaylarıyla anlattı.

Minik bir sararma, büyük bir tehlikenin habercisi olabilir!

Gözlerde ve ciltteki sararma hafife alınmamalı. Yenidoğan sarılığı fark edilmezse, bebeğin beyninde geri dönüşü olmayan sorunlara neden olabilir. Yenidoğan Uzmanı Doç. Dr. Ahmet Öktem ebeveynlere kritik uyarılarda bulundu.

Hipertansiyonun en büyük tehlikesi: Fark edilmeden ilerliyor

Bayındır Söğütözü Hastanesi Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Mutlu Güngör, özellikle menopoz sonrası kadınlar ve 40 yaş üzeri erkeklerde hipertansiyonun daha yaygın görüldüğünü belirtti.

Grip mevsimi uzadı

Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi’nden (NKÜ) Doç. Dr. Mustafa Doğan, 2025’te grip mevsiminin oldukça uzadığını belirterek, “Mayıs ayının ortalarında olmamıza rağmen hala hatırı sayılır sayıda üst solunum yolları şikayeti ile hastalar hastanelere başvurmakta, sağlık kuruluşlarına başvurarak destek istemekteler” dedi.

Polikistik Böbrek Hastalığı Tedavisi

Polikistik böbrek hastalığı (PBH), toplumda yeterince tanınmayan ancak yaşam kalitesini ciddi biçimde etkileyebilen, genetik kaynaklı bir böbrek rahatsızlığıdır.

Küçük bedenlere büyük yoksulluk: Her 5 çocuktan biri büyüyemiyor!

Türk Pediatri Kongresi, bu yıl 60. kez pediatri camiasını bir araya getirdi. 2 binden fazla çocuk hekiminin katıldığı kongrede, farklı başlıklardaki oturumlarda 300’ün üzerinde konuşmacı ve başkan görev alarak kongreye doğrudan destek verdi.